Ryu'nun yanına gelen tüccar yüzüne yerleştirdiği sırıtış ile sağ elini ileri uzattığın da tüccarın eli karanlık ile mor renkli bir enerji ile parlamaya başladı.
Birkaç saniye sonra tüccarın elinde ki karanlık enerji bir şekil aldığın da tüccarın elinde tuhaf bir hançer ortaya çıkmıştı.
Hançer tıpkı Luxerfox'da Merek'in yaptığı misken silahı gibi bir şekle sahip idi. Hançerin içe bakan kavisli tarafında üç tane çıkıntı varken hançerin ucu da yukarı doğru kavisli idi.
Hançerin tutma yerinde ise kırmızı bir kumaş mevcuttu: Bu kumaş sayesinde hançer tutan kişinin eline zarar vermezken, aynı zamanda da hoş bir görünüm sunuyordu . Hançerin kenarlarında ki yeşil alansa resmen zehirliyim diye bağırır bir yeşilliğe sahip idi.
Tüccar ortaya çıkardığı hançeri yüzünün hizasına getirerek hançerin üst kısmını yalayarak oldukça iğrenç bir görüntü ortaya sunmuştu.
"İşte bak seni aşağılık şey, bu gördüğün Kara Ejder'in vücudundan yapılan hançer Kageteeth.
Ne kadar aşağılık bir kurt adamda olsan, siz hayvanımsı ırkların vücut parçaları simyacılar ve büyücüler tarafından çok seviliyor.
Parçalarını kullanmamak yazık olur. Eminim tüm vücudun en azından bana birkaç yüz altın sağlar, hahahahaha. "
Tüccar delirmiş edası ile kahkahalar atarken, elinde ki hançeri Ryu'nun yerde yatan vücuduna ardı ardına savuruyordu.
"Seni..."
Ryu'nun kısık çıkan sesine rağmen onun konuşmasına kulak veren tüccar hançeri savurmayı keserek Ryu'ya kulak kabarttığın da;
"Seni... onursuz... insan. "
Ryu'nun dedikleri ile tüccar, yüzünde ki tebessümü daha da büyüterek tekrar kahkahalar ile gülmeye başladı.
"Ne yapacaksın? Ağlayacak mısın, he? Hahahahahaha... onursuzmuş, hahahahahaha. Hey biliyor musun? "
Tüccar yüzüne yerleştirdiği şeytani sırıtış ile birlikte Ryu'nun sırtına çıkarak Ryu'yu ayakları altına aldıktan sonra dizlerini kırarak Ryu'nun kulağına doğru hafifçe eğildiğin de tüccar tekrar hafifçe kıkırdadı.
"Hihihihih.... Bir savaşçı için sırtına darbe almak onursuz bir şeydir... Neden sırtına aldığın bir darbe ölüm sebebin olmasın? HAHAHAHAHAHA, GEBER AŞAĞILIK KURT, HAHAHAHAHAHA.
[YN: Şimdi arkadaşlar lütfen kurda aşağılık dedirttiğim için burada keserek bana sövmeyin lütfen devamını okuyun sonra söverseniz hakkınız vardır :D]
Tüccar elinde ki hançeri hızla havaya kaldırırken sol elini Ryu'nun omzuna koyarak kendini destekledikten sonra elinde ki hançeri hızla Ryu'nun sırtına doğru savurdu.
Hançer rüzgarı delen bir ses ile hızla Ryu'nun sırtına ilerlerken, tüccarın iğrenç kahkahası etrafta yankılanmaya devam ediyordu.
"Ben cevaplıyayım..."
Etrafta yankılanan sesin ardından tüccarın elinde ki hançer, Ryu'nun sırtına saplanmaya sadece birkaç santim kala tüccarın bileğinin tutulması sebebiyeti ile durdurulduğun da, tüccar bakışlarını yavaşça bileğini tutan kişiye çevirdiğin de, karşılaştığı bir çift mor göz ve şeytani ifade ile Ryu'nun sırtından gerileyerek kıç üstü yere düşen tüccar karşısında ki şeytan görünümlü kişiye korkarak bakmaya başladı.
"Çünkü sırttan aldığı bir darbe kişiye onursuzluk olur... Onurlu bir yaşam kişiden kişiye değişir ama onurlu bir ölüm herkesin hakkıdır... O YÜZDEN ONURSUZLUĞU BIRAK VE GURURLU BİR ŞEKİLDE ÖLMESİNE İZİN VER! SENİN ÖLEMEYECEĞİN BİR ŞEKİLDE! "
Tüccar karşısında ki mor gözlü şeytanın konuşması ile geriye doğru sürünürken eline değen sivri nesne ile göz ucu ile sağına bakan tüccar, elinin yanında ki hançeri görmesi ile sırıtarak hançeri hızla aldıktan sonra gardını alarak ayağa kalktı.
"Elimde dünyanın en güçlü silahlarından biri olan Kageteeth var. Kara Ejderha'nın vücudundan yapılan bir silaha karşı ne yapabileceksin, hahahahahahaha!
KARA EJDERHA'NIN SİLAHI OLAN KAGETEETH, SANA EMREDİYORUM! GERÇEK HALİNE BÜRÜN VE DÜŞMANIMIN KANI İLE YIKAN, HAHAHAHAHAHAHA! "
Tüccarın konuşması ile birlikte, tüccar elindeki hançeri hızla yere sapladığın da, hançerden yayılan karanlık bir gölge hızla hançerin bir metre çaplık bir alanını karanlığa boğmuştu.
Merkezinde hançer olacak şekilde bir metrelik bir çapa sahip gölge gibi kararmış bir alana sahip bölgede bulunan tüm karanlık, sanki canlıymışcasına yükselerek bir vücut şekli almaya başlamıştı.
Saniyeler içerisinde hançerin etrafında ki karanlık, bir kurda dönüşerek hançerin de gözükmesine engel olduğu vakit, kurt başını çevirerek kan kırmızısı gözleri ile bakışlarını Leo'ya çevirmişti.
"Saldır Kageteeth!"
Tüccarın sesi ile birlikte gölgeden oluşan kurt, birkaç saniye hırladıktan sonra hızla arkasını dönerek Leo'ya doğru koşmaya başladığı vakit, Leo, yüzüne bir tebessüm yerleştirerek başını sağa yatırarak hafifçe mırıldandı.
"Dur! "
Leo'nun mırıltı gibi çıkan sesine rağmen Kageteeth'in kurt formu, aldığı emri sanki ilahi bir emir misali dinleyerek hızla olduğu yerde durarak başını yere yapıştırmıştı.
Kageteeth'in bu hareketi ile tüccar gördüklerine inanamazken Leo, yüzüne yerleştirdiği sırıtış ile ağır adımlarla kurdun yanına ilerledi.
"Afferin oğluma..."
Leo, yüzünde ki tebessümün büyümesi ile birlikte Kageteeth'in başını okşarken bakışlarını bir an bile tüccardan ayırmıyordu.
"Şimdi... gerçek efendine saldırmanı emreden aşağılığı yok et. "
Leo'nun emri ile birlikte Kageteeth, başını kaldırarak bir hışımla tüccara döndüğünde tüccar karşısında ki olayın korkutuculuğu sebebiyeti ile tam anlamıyla taş kesilmiş gibi kıpırdayamıyordu.
"Gölge kuklacılığı! "
Leo'nun konuşması ile birlikte tüccar bakışlarını bacaklarına çevirdiğin de, bacaklarına gelen gölge ile dişlerini sıktığın da gölgenin kaynağının Leo olması ile şansına lanetler okumaya başladı.
"Gölge kuklacılığı eski bir karanlık tekniği dır, gölgemi senin gölgen ile birleştiyerek yaptığım hareketleri yapmana sebebiyet oluyorum.
Ama sakin ol. Seni öldürecek olan kişi ben değilim. Normalde kimseye onursuz bir ölümü uygun görmesem de...
Ne yazık ki sen özelsin. "
Leo'nun konuşmasının bitmesi ile birlikte Leo'nun yanında ki Kageteeth, hızla bulunduğu yerden kaybolduğun da;
"Aaaaauuuuuu! "
Bir kurdun ulumasının ardından tüccar, göğsünde açılan devasa delikten fırlayan karanlık sütunun ardından delikten fıskıran kan eşliğin de tüccarın cansız bedeni yere düştüğünde, tüccarın göğsünden akan oluk oluk kan ile birlikte tüccarın cansız bedeni kırmızıya boyanmaya başlamıştı.
"İyi iş Kageteeth... şimdi kaybol! "
Leo'nun konuşmasının bitmesi ile birlikte karanlıktan oluşan kurt, yavaşça yok olurken Drago'nun vücudundan oluşan hançer de kurdun bulunduğu yere saplanmıştı.
"İşte buradasın, babana gel bakalım. "
Leo, yüzüne yerleştirdiği sırıtış ile Kageteeth'e doğru ilerlemeye başladı. Birkaç adımda Kageteeth'in yanına gelen Leo, yere saplanan hançeri hızla yerden alarak hançeri yüzünün hizasına getirdiğin de gözlerini kapayarak Kageteeth'e enerjinisi aktarmaya başlamıştı.
Leo, gözlerini tekrar açtığı vakit etraf tamamen zifiri karanlıktı. Göz ucu ile etrafa bakınan Leo, sol tarafında ki Ace ile birlikte rahatlamışcasına bir nefes verdikten sonra karanlık yeri incelemeye başladı.
